Yaşamı boyunca sporun birleştirici ve dönüştürücü gücüne tutkuyla inanan, sporu kişisel ve toplumsal gelişimin ayrılmaz parçası olarak gören Mustafa V. Koç’un idealleri ışığında, Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi (TMOK) iş birliğiyle hayata geçirilen “Mustafa V. Koç Spor Ödülü”, bu yıl dokuzuncu kez sahiplerini buldu.
Kalıcı teması “Olimpik değerlere katkı” olarak belirlenen Mustafa V. Koç Spor Ödülü, Koç Ailesi üyeleri, Koç Holding ve Koç Topluluğu üst düzey yöneticileri, TMOK yöneticileri ve seçkin davetlilerin katılımıyla 5 Kasım 2025’te Divan Kuruçeşme’de gerçekleştirildi. Olimpik ve Paralimpik kategorilerde verilen ödüllerin yanı sıra bu yıl ilk kez “Yaşam Boyu Spora Katkı Ödülü” adıyla yeni bir kategori de hayata geçirildi. 85 aday arasından yapılan değerlendirme ile Olimpik kategoride milli eskrimci Dr. Enver Yıldırım, Paralimpik kategoride milli masa tenisçi Abdullah Öztürk ve Yaşam Boyu Spora Katkı Ödülü’nde Olimpiyat Şampiyonu efsane güreşçi Ahmet Ayık ödüle layık görüldü.
Koç: Spor evrensel bir dildir
Koç Holding Yönetim Kurulu Üyesi ve Mustafa V. Koç Spor Ödülü Jüri Başkanı Caroline N. Koç, törende yaptığı konuşmada Mustafa V. Koç’un spora olan tutkusunu ve değerlerini vurguladı. Koç, “Sporu insanın kendini aşma yolculuğu olarak gören Mustafa’yı, her daim temsilcisi olduğu dostluk, mükemmeliyet ve saygı gibi olimpik felsefenin kuruluşu olan değerlerle birlikte anmak, hepimiz için büyük bir gurur. Çünkü spor sadece rekabet değil; insanları bir araya getiren, farklılıklarımızı anlamaya davet eden evrensel bir dildir. Yaşam Boyu Spora Katkı Ödülü ile bir ömür boyunca spora farklı alanlarda katkı sunmuş ve gelecek kuşaklara ilham olmuş isimleri onurlandıracağız. Çünkü inanıyoruz ki sporun gücü, yalnızca başarılarla değil, adanmışlıkla ölçülür. Öte yandan, bu ödülün maddi karşılığını, kazananlar adına yapacağımız bağışlarla Vehbi Koç Vakfı çatısı altında oluşturduğumuz özel bir fon aracılığıyla genç sporcuların gelişimine yönlendirme kararı aldık” ifadelerinde bulundu.
TMOK Başkanı Ahmet Gülüm ise konuşmasında, “Koç Topluluğu’nun spora katkısı, sporu bir değerler bütünü olarak görmenin ve buna bağlı bir vizyonu ortaya koymanın en güzel örneği… Mustafa V. Koç Spor Ödülü, sporun evrensel değerlerini görünür ve bilinir kılmak, ülkemizdeki spor kültürünün olgunlaşması için en güçlü araçlardan biri” dedi.
Yıldırım: Sporcu olmak büyük bir fedakârlık
Olimpik kategorinin kazananı milli eskrimci Dr. Enver Yıldırım, törende yaptığı konuşmada, Türkiye’nin en prestijli ödül törenlerinden birinde olmanın uzun zamandır kurduğu bir hayalin gerçekleşmesi anlamına geldiğini belirtti. Yıldırım “Sporcu olmak büyük bir fedakârlık. Bazen ailemizi, sevdiklerimizi, ülkemizi geride bırakıp ay-yıldız uğruna paha biçilemez bir emek veriyoruz” diye konuştu.
Öztürk: ‘Ben de yapabilirim’ dedirtebildiysem ne mutlu bana
Paralimpik kategorinin kazananı Abdullah Öztürk, “Uzun yıllardır ülkemi ve bayrağımızı dünyada temsil ediyorum. Başta iki Paralimpik Oyunlar olmak üzere, dünya ve Avrupa Şampiyonaları’nda bayrağımızı göndere çektirip İstiklal Marşı’mızı okutmak tarifi olmayan bir duygu. Belki de her şeyden öte, engellilerin de yaşamın içinde olduğunu gösterdik. Sadece bir çocuğu bile evinden çıkartarak, ‘Ben de yapabilirim’ dedirtebildiysem ne mutlu bana” dedi.
Ayık: Güreş bilekle değil, yürekle yapılır
Bu yıl ilk kez hayata geçirilen “Yaşam Boyu Spora Katkı Ödülü”ne layık görülen milli güreşçi Ahmet Ayık, aldığı ödülün kendisi için bu ülkenin sporuna adanmış bir ömrün, yürekten takdir edilmesi anlamına geldiğini belirtti. Ayık sözlerini şöyle sürdürdü: “O madalyalar sadece benim değil, bu milletin alın teriydi. Her birini bu topraklara armağan ettim. Güreş sadece bilekle değil aynı zamanda yürekle yapılır ve ben bu yüreği milletimizden aldım.”
