SEREN KARAŞAHİN
İzmir’de barajlardaki su oranları gün geçtikçe düşerken yağış mevsiminin gelmesi dört gözle bekleniyor. Kış mevsimiyle beraber yağışlara kavuşacak olan şehirde yer altı sularının kullanımının oldukça yüksek olduğu ifade ediliyor. İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü Uluslararası Su Kaynakları Bölüm Başkanı Prof. Dr. Alper Baba, TİCARET Gazetesi’ne yaptığı açıklamada yer üstü ve yeraltı su kaynakları bakımından ciddi risk altında olduğunu söyledi. Yağış yetersizliği nedeniyle barajlardaki su oranlarının düştüğünü ifade eden Prof. Dr. Baba, şehir genelinde içme ve kullanma suyunun yaklaşık yüzde 95’inin yer altı suyu kaynaklarından karşılandığını dile getirdi. Meteoroloji 2. Bölge Müdürlüğü kaynaklarının TİCARET Gazetesi’ne yaptığı açıklamada ise İzmir’in en çok yağış alan aylarının aralık, ocak ve şubat ayları olduğu dile getirilirken gelecek ayların ortalama yağışlarının seyrinde devam etmesi halinde şehrin su kaynaklarındaki su oranının yükselebileceği aktarıldı.
Tahtalı’da doluluk oranı %1,43
İzmir Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü’nün (İZSU) verilerine göre 13 Kasım itibarıyla Balçova ve Gördes Barajı’nda su kalmazken, kente su sağlayan ana arterlerden olan Tahtalı Barajı’ndaki aktif doluluk oranı yüzde 1,43 olarak görüldü. Aliağa ilçesinde bulunan ve PETKİM’in su ihtiyacını karşılayan Güzelhisar Barajı ise yaz aylarındaki su yetersizliği sebebiyle vatandaşların kullanımına açılmıştı. Buradaki aktif doluluk oranı ise yüzde 44,74 olarak kaydedildi. İzmir’in diğer iki barajından olan Ürkmez Barajı’nda yüzde 3,70, Alaçatı Kutlu Aktaş Barajı’nda ise yüzde 0,05 oranında su kaldığı açıklandı.

“Su kaynakları risk altında”
Prof. Dr. Baba, İzmir’in nüfus artışı, kentleşme, plansız tarımsal uygulamalar ve iklim değişikliği gibi nedenlerle yer üstü ve yeraltı su kaynakları bakımından ciddi risk altında olduğunu söyledi. Yağış yetersizliği nedeniyle barajlardaki su oranlarının düştüğünü ifade eden Prof. Dr. Baba, şehir genelinde içme ve kullanma suyunun yaklaşık yüzde 95’inin yer altı suyu kaynaklarından karşılandığını dile getirdi. Prof. Dr. Baba, son birkaç aydır da Güzelhisar Barajı’ndan kentin içme suyuna katkı sağlandığını belirtti.

En çok yağış kış mevsiminde
Meteoroloji 2. Bölge Müdürlüğü kaynaklarından edinilen bilgiye göre genel bir yağış azlığının olduğu fakat ekim ayında İzmir’in yıllar ortalamasına göre 64,6 kilogram yağış ortalamasıyla çok yağış almadı. İzmir’in en çok yağış alan aylarının aralık, ocak ve şubat olduğu dile getirilirken gelecek ayların ortalama yağışlarının seyrinde devam etmesi halinde şehrin su kaynaklarındaki su oranının yükselebileceği aktarıldı. Kasım ayında metrekareye ortalama düşen yağışın 92,8 kilogram olduğu dile getirilirken şehrin en çok yağış alan aylarının uzun yıllar ortalamasında 380 kilograma tekabül ettiği belirtildi. İzmir’in bu ortalamaya çıkması halinde yağışların barajlara ve kullanma sularına faydası olacağı ifade edildi. 2025’te başlayan su yılı verilerine bakıldığında ekim ayından bugüne kadar olan yağış toplamında bir kümülatif bir yağış azlığı olduğu belirtilirken, yağışların ay sonuna kadar takip edilip tahminlerin çok önceden yapılmaması gerektiği dile getirildi.
“Yeraltı su kaynakları için çalışmalar yapılmalı”
Yağış azlığı sebebiyle yer altı su kaynaklarının araştırmalarının yapılması gerektiğine vurgu yapan Prof. Dr. Baba, “Yağışın yetersiz olması durumunda mevcut su kaynaklarının, yani yeraltı suyu kaynaklarının, öncelikle doğru ve etkin bir şekilde kullanılması gerekmektedir. Bu nedenle, yeraltı suyu kaynaklarının potansiyelleri ve çekim miktarlarına ilişkin somut çalışmaların yapılması büyük önem taşımaktadır. Akiferlerin, yani su barındıran jeolojik yapıların, potansiyellerinin ortaya konması ve düzenli olarak izlenmesi gereklidir” ifadelerini kullandı.
