Global Bilişim Derneği (BİDER) Başkanı Şenol Vatansever, “Türkiye’de Girişimcilik artık tek merkezde yönetilecek bir olgunluğa ulaştı” dedi
Türkiye’nin girişimcilik ve teknoloji odaklı ekonomisi son yıllarda hızla büyürken, Bahariye Mevlevihanesi’nde gerçekleştirilen 12. GİV Girişimcilik Ödülleri töreninde gündeme gelen önemli bir öneri dikkat çekti. Etkinlikte dile getirilen Cumhurbaşkanlığı Girişimcilik Ofisi veya T.C. Girişimcilik Bakanlığı kurulması fikri, ekosistemi güçlendirecek yapısal bir adım olarak değerlendirildi. Global Bilişim Derneği (BİDER) Başkanı Şenol Vatansever, bu önerinin ülke ölçeğinde karşılık bulması durumunda Türkiye’nin girişimcilik gücünün bir üst seviyeye taşınacağını belirtti.
Programda GİV Genel Başkanı Mehmet Koç, girişimciliğin artık yalnızca ekonomik faaliyet değil; teknoloji üretimi, ihracat kapasitesi, istihdam ve küresel rekabet gücü açısından Türkiye’nin büyümesinde ana omurga hâline geldiğini ifade ederek, girişimcilik politikalarının tek merkezden koordine edilmesinin hız ve etki sağlayacağını vurguladı. Koç’un yaklaşımı bakanlık/ofis modelinin temel fikri olarak ön plana çıktı.

Merkezi yapının ekonomik hızlandırma etkisi
Şenol Vatansever öneriyi stratejik bulduğunu belirterek görüşlerini şu sözlerle aktardı: “Türkiye’de girişimcilik büyük bir enerji üretiyor. Bu enerjinin tek merkezde toplanması, hızlanması ve devlet politikası haline gelmesi halinde ülkemiz sadece tüketen değil üreten ve ihraç eden bir teknoloji gücüne dönüşür. Bugün startup’ların fikir aşamasından ticarileşmeye geçişi ortalama 12–24 ay sürüyor ve süreç pek çok kurumdan onay almayı gerektiriyor. Bu döngünün tek otorite üzerinden yönetilmesi, yatırım kararlarının hızlanmasını sağlar, bürokratik sürtünmeyi azaltır, yenilikçi şirketlerin daha hızlı ölçeklenmesine imkân verir.”
Vatansever, bu yapının sağlayacağı sistemsel faydaları daha kapsamlı şekilde değerlendirerek, “Yeni ekonomi sadece yazılım değil; tarım, enerji, biyoteknoloji, savunma ve finans teknolojileri birbirini tamamlayan alanlar. Merkezi bir girişimcilik otoritesi kurulduğunda üniversiteler, teknoparklar, fon mekanizmaları, yatırımcılar ve düzenleyiciler arasında entegrasyon sağlanır. Kurum geçiş maliyetleri düşer, fon akışı hızlanır, ticarileşme süresi kısalır. Bu model Türkiye’yi ölçekli girişim üretiminde bölgesel merkez hâline getirir. Eğer Türkiye girişimcilik süreçlerini tek merkezde yönetirse risk sermayesi akışı hızlanır, düzenleyici belirsizlik azalır, yabancı yatırımcı güveni yükselir. Girişimcilik artık tercih değil, ulusal rekabet meselesidir. Cumhurbaşkanlığı Girişimcilik Ofisi veya Girişimcilik Bakanlığı kurulması ertelenmeyecek kadar kritiktir, başlatılması gereken stratejik bir kalkınma adımıdır” açıklamasında bulundu.

Tarım, AR-GE ve gelecek perspektifi
Törende Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı da tarımın geleceğini AR-GE ve girişimcilik eksenine bağlayan değerlendirmelerde bulundu. Yumaklı’nın bu yaklaşımı, yalnızca teknoloji start-upları değil tarım, sürdürülebilir üretim, sensör tabanlı izleme sistemleri, karbon ayak izi ölçümü gibi alanlarda da yeni girişimcilik fırsatlarının geliştirilebileceğine işaret etti.
Programın bir diğer önemli katılımcısı Necmeddin Bilal Erdoğan ise Türkiye’nin büyüme ivmesini girişimcilik tabanlı kalkınma ile daha ileri boyuta taşıyabileceğini ifade ederek uzun vadeli perspektif sundu. Erdoğan’ın değerlendirmesi devletin altyapıyı güçlendirdiği, bundan sonra yeniliği taşıyacak ana bileşenin girişimcilik olacağı yönünde stratejik mesaj verdi.
