Sigara kullanımı, dünya genelinde önlenebilir hastalık ve ölümlerin en büyük nedenlerinden biri olmaya devam ediyor. Dünya Sağlık Örgütü’ne (DSÖ) göre, her yıl yaklaşık 8 milyon kişi tütün kullanımına bağlı hastalıklardan dolayı hayatını kaybediyor. Üstelik bu ölümlerin 1,3 milyonu sigara içmeyen ancak pasif içici olarak sigara dumanına maruz kalan bireylerden oluşuyor. Medicana Sağlık Grubu Göğüs Hastalıkları Bölümü’nden Uzm. Dr. Merda Erdemir Işık, sigaranın akciğer sağlığı üzerindeki yıkıcı etkilerine dikkat çekerek “Sigarada 7 binden fazla kimyasal bulunuyor. Bunlardan 70’i kanserojen madde. Sigara içen biri, her gün defalarca bu zararlı maddeleri solumuş oluyor. Öte yandan pasif içiciler de bu durumdan etkileniyor” dedi.
“En önemli adım farkındalık yaratmak”
Bağımlılıklar arasında en yaygın ve en güçlülerinden biri olan sigara bağımlılığı hem fiziksel hem de psikolojik etkileri nedeniyle bırakılması en zor bağımlılıklardan biri olarak kabul ediliyor. Sigaranın, bağımlılığın yanı sıra diğer zararlı alışkanlıkların da önünü açarak, tütünle başlayan sürecin alkol ve diğer bağımlılık yapıcı maddelere yönelimi artırabileceğine dikkat çeken Uzman Dr. Işık, “Bağımlılıklarla mücadelede en önemli adım farkındalık yaratmak. Sigara içen herkesin bağımlılıktan kurtulmak için bir adım atması hem kendi sağlığı hem de toplum sağlığı için büyük bir kazanım olacak. Sigaranın içerdiği nikotin, beynin ödül mekanizmasını etkileyerek bağımlılığı pekiştirir. Nikotin bağımlılığı, madde bağımlılığı sınıfına girer ve uyuşturucu madde bağımlılıkları kadar ciddi bir bağımlılık türü olarak değerlendirilir” diye açıkladı.
“Sigara kullanımı hastalık riskini artırıyor”
Sigara dumanının yedi binden fazla kimyasal madde içerdiğini ve bunlardan en az 70’inin kanserojen olduğunu belirten Uzm. Dr. Işık, “Sigara, kronik obstrüktif akciğer hastalığı (KOAH) gelişimine neden olarak hava yollarında ve akciğer dokusunda geri dönüşü olmayan hasarlara yol açar. Bu hastalık nefes darlığı, kronik öksürük ve balgam üretimi ile kendini gösterebilir. Sigara içenlerde bu hastalığa yakalanma riski, içmeyenlere göre yaklaşık 15-30 kat daha fazla. Ayrıca sigara, solunum yollarındaki savunma mekanizmalarını zayıflatarak zatürre ve bronşit gibi enfeksiyonlara yakalanma riskini artırır. Akciğer kapasitesini zamanla azaltarak oksijen alımını zorlaştırır ve kronik solunum yetmezliğine yol açarak günlük aktiviteleri bile zorlaştırır” diye anlattı.
“Bağımlılıktan kurtulmak mümkün”
Sigaranın hem fiziksel hem de psikolojik bir bağımlılık yarattığını vurgulayan Uzm. Dr. Işık, sigarayı bırakmak isteyenler için şu önerilerde bulundu: “Sigara bağımlılığı bir hastalık. Ancak doğru destek ve tedavi yöntemleriyle sigarayı bırakmak mümkün. Nikotin replasman tedavileri (NRT) kapsamında nikotin sakızı, bantları ve pastilleri, nikotin ihtiyacını azaltarak sigarayı bırakma sürecini kolaylaştırabilir. Davranışsal terapilerle profesyonel destek almak, sigarayı bırakma sürecinde motivasyonu artırabilir. Hekimlerin önereceği bazı ilaçlar da bağımlılık belirtilerini azaltmada etkili olabilir. Sigarayı bırakmak için asla geç değil. Her yaşta sigarayı bırakmak sağlık açısından fayda sağlayabiliyor. Akciğerler kendini yenileyebilir ve sağlıklı bir yaşam sürdürmek mümkün hale gelebilir. Sağlıklı bir nefes için sigaraya dur demek, atılacak en önemli adımlardan biri.”