Pazartesi, Aralık 8, 2025

Yılmaz: 2026 Bütçesi, Türkiye’yi ‘Yüksek Gelir Ligi’ne taşıyacak eşik yılı olacak

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, TBMM Genel Kurulu’nda 2026 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi sunumunu gerçekleştirdi. Yılmaz, “istikrar ve refah” bütçesi olarak nitelendirdiği teklifin, Türkiye’nin ‘Türkiye Yüzyılı’ hedefleri doğrultusunda yüksek gelirli ülkeler sınıfına kalıcı olarak geçişini hızlandıracak yapısal dönüşümün en kritik yılı olacağını vurguladı. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Meclis kürsüsünden yaptığı sunuşta, Türkiye ekonomisi için 2026 yılını Orta Vadeli Program (OVP) ekseninde atılan reformların sonuçlarının alınacağı bir “eşik yılı” olarak tanımladı. Yılmaz’ın geleceğe yönelik öngörü ve hedefleri, ülkenin kalkınma vizyonunun temel taşlarını oluşturdu.

Türkiye’nin yüksek gelirli ülkeler ligine girmeye hazırlandığını belirten Yılmaz, bu hedefe ulaşacak somut adımları açıkladı. 2025 yılı tahminiyle kişi başına düşen milli gelirin 17 bin 748 dolara yükseleceğini ifade eden Cumhurbaşkanı Yardımcısı, bu seviyeye ulaşılarak Dünya Bankası’nın eşik değerlerinin aşılacağını ve Türkiye’nin yüksek gelir grubu ülkeler arasında kalıcı yer edineceğini dile getirdi.

Büyüme hedefine ulaşırken mali disiplin çizgisinden sapılmayacağını vurgulayan Yılmaz, deprem harcamaları hariç diğer harcamaların kontrol altında tutularak kamu açığının kademeli olarak azaltılacağını ve dezenflasyon sürecinin kararlılıkla destekleneceğini kaydetti. Yılmaz, küresel dış koşulların 2026 yılında daha destekleyici olacağı öngörüsüyle, mal ihracatının 282 milyar dolar düzeyine yükseltilmesinin hedeflendiği açıklandı.

Yeşil ve dijital ekonomiye geçişte teknolojik dönüşümün hızlandırılacağını belirten Yılmaz, yüksek katma değerli üretim, AR-GE ve yenilikçiliğin güçlü programlar ve somut kaynaklarla destekleneceği ifade edildi. 2026 bütçesinin, sosyal refah artışına da odaklandığını belirten Yılmaz, “Enflasyon oranının düştüğü bir ortamda, kalıcı sosyal refah artışı hedeflenmektedir. Yeni bir sosyal konut hamlesi başlatılacak” dedi. Yılma ayrıca, depremlerin yaralarını sarmak, şehirleri afetlere karşı dirençli hale getirmek ve yeni bir yaşam güvenliği standardı oluşturmanın öncelik olmaya devam edeceğinin altını çizdi.


2026: Türkiye’nin “Zirveler Yılı”

Dış politika ve küresel etkinlik alanında iddialı hedeflere değinen Yılmaz, 2026 yılını tam anlamıyla bir “Zirveler Yılı” ilan etti. NATO Zirvesi’nden BM Taraflar Konferansı COP-31’e kadar birçok önemli uluslararası etkinliğe ev sahipliği yapılacağını belirten Yılmaz. bu zirveler aracılığıyla Türkiye’nin küresel etkinliğinin daha da artırılacağını ve milli hak ve menfaatlerin merkezde tutulmaya devam edileceğini sözlerine ekledi.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, sunumunda şunları söyledi: “2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi, tam anlamıyla bir “istikrar ve refah” bütçesidir. 2026 yılı Merkezi Yönetim Bütçesinde bütçe giderlerinin 18 trilyon 979 milyar TL, bütçe gelirlerinin ise 16 trilyon 266 milyar TL olacağını öngörmekteyiz. 2024 yılında kişi başına düşen milli gelirimizin 15 bin doları aşmış olup, 2025 yılında 17 bin dolar seviyesinin üzerine çıkması beklenmektedir. 2025 yılı üçüncü çeyreği itibarıyla GSYH’nin dolar cinsinden yıllıklandırılmış büyüklüğü 1 trilyon 538 milyar dolar düzeyine yükselmiştir. Aynı dönemde yıllıklandırılmış kişi başına milli gelirin ise yaklaşık 17 bin dolar seviyesine çıktığı görülmektedir. 2025 yılı itibarıyla kişi başına düşen milli gelirimizin bu seviyelere ulaşmasıyla ülkemizin Dünya Bankası’nın Atlas yöntemiyle belirlediği eşik değerleri ilk defa aşarak yüksek gelir grubu ülkeler arasında yer alması öngörülmektedir. Üçüncü çeyrek ve Ekim ayı verileri, istihdam ve işgücüne katılımın yılın geri kalanında daha olumlu bir seyir izleyebileceğine işaret etmektedir. 2025 yılı işsizlik oranının Orta Vadeli Program’da öngörülen yüzde 8,5 düzeyinin bir miktar altında gerçekleşebileceği değerlendirilmektedir. İşsizlik oranının ise 2028 yılına kadar kademeli biçimde yüzde 7,8 seviyesine gerilemesi beklenmektedir. Bütüncül bir yaklaşımla para, maliye, gelirler politikaları ve yapısal dönüşüm adımlarıyla dezenflasyonu kararlılıkla sürdüreceğiz. 2026 yılında enflasyonun yüzde 20’li seviyelerin altına indirilmesi, fiyatlama davranışlarında yapışkanlığın kalıcı olarak kırılması ve 2027 yılından itibaren enflasyonun tekrar tek haneli seviyelere düşürülmesini hedefliyoruz.  KKM’nin toplam mevduat içindeki payı yüzde 0,1’e düşmüştür.  MB rezervleri 28 Kasım 2025 itibarıyla 183,2 milyar dolar düzeyine ulaşmış ve geçen yılın aynı dönemine kıyasla 25,5 milyar dolarlık artış kaydetmiştir. 2025 yılında vergi gelirlerinin 10 trilyon 734 milyar lira, vergi dışı gelirlerin ise 1 trilyon 732 milyar TL olacağını öngörüyoruz. 2026 yılı Merkezi Yönetim Bütçesinde bütçe giderlerinin 18 trilyon 979 milyar TL , bütçe gelirlerinin ise 16 trilyon 266 milyar TL olacağını öngörmekteyiz.”

İLGİLİ HABERLER

GÜNDEM