Enflasyonla mücadele ettiğimiz bu dönemde gıda israfından kaçınmanın milli görevimiz olduğunu belirten TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Bir tarafta dünyanın dört bir yanında gıdaya ve temiz suya ulaşamayan insanlar varken diğer tarafta israfın bu denli artması içler acısı bir durum. Ülkemizdeki gıda israfının yüzde 42’si evlerde çöpe giden yiyeceklerden kaynaklanıyor.
En çok çöpe atılan yiyeceklerin başında ise ekmek, unlu mamuller, sebze ve meyveler geliyor. Özellikle enflasyonla mücadele ettiğimiz bu dönemde her gün 6 milyon ton ekmeğin çöpe atılması kabul edilemez. Cumhuriyetimizin 100. Yılında bu ülkenin her bir vatandaşı hem kendisi hem de gelecek nesiller için israftan kaçınmalı” dedi.
“Ülkemizde yılda 26 milyon ton gıda israf ediliyor”
Gıda israfı ile mücadele etmek için hayatımızın geçtiği her alanda topyekun seferberlik başlatılması gerektiğini söyleyen Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Tüm dünyada ve ülkemizde ekonomik sıkıntıların yaşandığı bu dönemde bir lokma ekmeği, bir damla suyu bile israf etmemek gerek. Ancak Türkiye İsrafı Önleme Vakfı’na göre ülkemizde yılda 26 milyon ton gıda israf ediliyor.
Gıda israfı çok boyutlu olarak ele alındığında akaryakıtta, elektrikte, suda ve her alanda katlanarak artıyor. Bunları üst üste koyunca milyonlarca lira kaybediyoruz. Oysa gıda israfı ile çöpe giden bu parayı eğitim, sağlık, milli güvenlik gibi ülkemize katkı sağlayan alanlarda kullanabiliriz. İsrafla mücadele etmek için aileden başlamak üzere okullarda, yurtlarda, yemekhanelerde, otellerde, iş yerlerinde, kamu kuruluşlarında ve hayatın geçtiği her alanda topyekûn bir seferberlik başlatılmalı. İsrafla mücadele için kamu spotları oluşturulmalı” diye konuştu.
“Üretim, dağıtım ve satış aşamasındaki israfı önlemeliyiz”
İsraf edilen gıdanın maliyetinin üretici, satıcı ve tüketicinin cebinden çıktığını anlatan Palandöken, “Gıda israfı ile sadece paramız değil, ham madde, doğal kaynaklar, enerji ve emeğimiz de israf ediliyor. Vatandaşlarımız alışverişe çıkarken liste oluşturmalı ve ihtiyacı kadar alışveriş yapmalı. Çünkü enflasyondan korunmak için ihtiyaç fazlası ürün satın almak arz-talep dengesini bozduğu için fiyatların daha da artmasına sebep oluyor.
Öte yandan ürünlerin tarladan sofraya gelinceye kadar yoldaki israfı da en büyük kayıplardan biri. Öncelikle üretim aşamasında hasat yöntemi ve saklama koşulları revize edilmeli. Dağıtım aşamasında soğuk hava depoları ve hızlı dağıtım sağlanmalı. Satış aşamasında ise ürünler makul miktarlarda paketlenip satışa sunulmalı. Artık yeni bilimsel araştırmaların yapıldığı ve geri dönüşümün rövanşta olduğu bu dönemde israfla mücadele etmek vatandaşlık görevidir” şeklinde konuştu.