Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Seyit Ardıç, Üretime Katma Değer Sağlayanlar Derneği’nin (ÜKSAD) konuğu oldu. ‘Ankara Sanayisinin Dünü, Bugünü ve Yarını’ konulu toplantıya ASO Başkanı Ardıç ile birlikte ASO Başkan Yardımcıları Mete Çağlayan ve Ercan Ata, Yönetim Kurulu Üyeleri Halit Erol, Levent Akçakoca, Ertuğrul Onat ve Zafer Korkmaz, Genel Sekreter Prof. Dr. Mehmet Cansız, Genel Koordinatör Prof. Dr. Yavuz Cabbar, Genel Sekreter Yardımcısı Dr. Ahmet Dinçer de katıldı.
ASO’nun hizmetlerini ve ASO Yönetim Kurulu olarak sanayicilerin sorunlarının çözümü ve başkentte sanayinin daha da kalkındırılması yönünde yaptıkları çalışmaları kapsamlı bir şekilde anlatan Ardıç, “Ülkemizin başkentini sanayi ve teknolojinin de başkenti yapma hedefimize, yol arkadaşlarım ve sanayicilerimizin azim, destek ve vizyonuyla ulaşmaya kararlıyız” diye konuştu.
“Ankara yüksek teknolojili üretimde farkını ortaya koyuyor”
Yüksek teknolojinin önemine dikkat çeken Ardıç, ASO’nun hazırladığı 2018-2023 yıllarını kapsayan “Ankara’nın Dış Ticaret Analizi ve Teknolojik Boyut Çalışma Raporu”nun yayınlandığını hatırlatarak şöyle devam etti: “Raporda Ankara ile diğer 5 büyük sanayi kenti İstanbul, İzmir, Kocaeli, Bursa ve Gaziantep’in ihracat performansını, teknoloji sınıflandırmasına göre analiz ettik. Ankara’nın ihracatında yüksek teknoloji payının yüzde 13 ile, yüzde 3,8 olan Türkiye ortalamasından ve diğer 5 büyük sanayi şehrinde kat be kat yüksek olduğu görüldü. Bu oran İstanbul’da yüzde 5, İzmir’de yüzde 2, Kocaeli, Bursa ve Gaziantep’te ise sadece yüzde 1. Nitelikli üniversiteleri, insan kaynağı ve girişimcilik potansiyeli ile ülkemizin birçok iline göre avantajlı konumda olan Ankara’mız yüksek teknolojili üretimde de farkını ortaya koyuyor.”
Yüksek teknolojili ve yenilikçi üretimle birlikte ‘markalaşma’ ve marka değerinin önemini de vurgulayan Ardıç, “Uluslararası düzeyde rekabet edebilecek marka firmalar yaratmaya önem vermeliyiz. ASO olarak başkentimizde uluslararası rekabet gücü olan markalar yaratma hedefiyle sanayicilerimizin yanındayız” dedi.
“Emeklerin boşa gitmediğini görüyoruz”
Konuşmasında Cumhuriyet’in ilk yıllarından günümüze Ankara özelinde sanayinin gelişimini de anlatan Ardıç, “Askeri zaferler ne kadar büyük olursa olsunlar, iktisadi zaferlerle desteklenmezse kalıcı olamaz” diyen Atatürk’ün, İzmir İktisat Kongresi’ni toplamasının ardından sanayide, tarımda, ticarette kalkınma hamlesinin başlatıldığını belirterek, 18 Kasım 1963’te kurulan ASO’nun başkentin sanayi gelişimine olan katkılarına da değindi. Ardıç, “Odamızın kuruluşundan bugüne kadarki yöneticilerinin bu emeklerinin de boşa gitmediğini görüyoruz” diye konuştu.
ASO Başkanı ve Yönetim Kurulu olarak en önemli misyonlarından birisinin de sanayicilerin sorun, talep, öneri ve beklentilerini devletin en üst makamlarına iletmek olduğunu belirten Başkan Ardıç, “Sanayicilerimizle devletin üst makamları arasında köprü kurmak; kamuoyu oluşturarak sorunlarımızın çözümüne, taleplerimizin karşılanmasına katkı sağlamayı amaçlıyoruz” dedi.
“İşletmelerimiz uygun finansmana erişemiyor”
Sanayicilerin finansmana erişim konusunda büyük sıkıntılar çektiğini ifade eden Ardıç, “Maalesef kredi maliyetlerinin çok yüksek olduğu bu ortamda, işletmelerimiz uygun finansmana erişemiyor, büyük sıkıntı çekiyor. İşte bu soruna çözüm için aralarında Ziraat Bankası, Halkbank ve Vakıfbank’ın da olduğu 11 bankanın bölge müdürlerini Odamıza davet ettik. Ayrıca en büyük kamu ve özel bankanın 22 üst düzey yöneticisiyle de çok kapsamlı ve verimli bir istişare toplantısı yaptık” diye konuştu.
Sanayicilerin finans sektörüne ilişkin sorun, görüş ve beklentilerini doğrudan yetkililere ilettiklerini belirten Ardıç, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bankacılık sektörünün reel sektörü finanse etmekte isteksiz kaldığını, kredi kanallarının etkin şekilde çalışmadığını söyledik. Kredi işlemlerinde daha duyarlı ve destekleyici bir rol üstlenmeleri gerektiğini ifade ettik. En üst düzey banka yöneticilerinin bir araya geldiği böylesine bir toplantı bir odada ilk kez gerçekleşti. Sanayicilerimizin finansmana erişimi açısından güçlü bir kamuoyu oluşturma adına çok verimli oldu.”
Ankara’daki tüm OSB’lerle yakın ilişki
Ankara’daki 13 Organize Sanayi Bölgesi’nin tamamıyla yakın ilişki içinde olduklarını vurgulayan Ardıç, “Sık sık OSB Başkanlarımızla bir araya geliyoruz. Hem sorun ve beklentilerimizi istişare ediyoruz hem de talep ve önerilerimizi üst makamlara iletiyoruz. Ankara’daki Organize Sanayi Bölgelerimiz gerçekten çok şanslı. Çalışmalarını yakından takip ediyorum ve çok iyi biliyorum ki, OSB başkanlarımızın hepsi Ankara’da sanayinin daha gelişmesi için çok büyük emek harcıyorlar, canla başla çalışıyorlar” diye konuştu.
“Teknoloji üssünü kurmak için çalışmalara başladık”
Sanayinin üretim, istihdam ve ihracatını yükselmesine katkı sağlamak ve Ankara’yı sanayi ve teknolojide de lider yapmak için çalışmalarını sürdürdüklerini anlatan Ardıç, bu hedef doğrultusunda çalışmalarına başlanan ASO Ankara Teknoloji Üssü ile ilgili de ÜKSAD üyelerine bilgi verdi. Ankara’nın nitelikli üniversiteleri, insan kaynağı ve girişimcilik potansiyeli ile ülkemizin birçok iline göre daha avantajlı bir konumda olduğunu belirten Ardıç, “Bu avantajın üretime daha iyi yansıtılabilmesi, bilim ve teknoloji ile sanayi arasındaki ekosistemin güçlü bir şekilde oluşturulması amacıyla Ankara Sanayi Odası olarak Türkiye’nin en büyük teknoloji üssünü kurmak için çalışmalara başladık. ASO Ankara Teknoloji Üssü, sanayi bölgelerinin ve üniversitelerin yoğunlaştığı Eskişehir Yolu üzerinde 1 milyon 200 bin metrekarelik alanda konuşlanacak. Türkiye’nin çalışan başına ihracatı 11 bin 200 dolar, bu rakam Teknoloji Geliştirme Bölgelerinde 15 bin 300 dolara çıkıyor. Ancak Güney Kore’nin çalışan başına ihracatı 28 bin 600 dolar. Bizim de bu rakamlara çıkabilmemiz için teknoloji geliştirme bölgelerini sanayiyle, yani üretimle bütünleştirmemiz gerekiyor” ifadelerinde bulundu.
Ürünlerin ticarileşme sürecinde hızlanma
Ardıç, sözlerine şöyle devam etti: “ASO Ankara Teknoloji Üssü, sanayi ile üniversite iş birliğinin güçleneceği, start-up’ların sanayi işletmeleriyle daha yakın ilişki içinde olacağı bir ekosistem yaratacak, sanayi ile teknoloji tabanlı girişimciliği bir araya getirecek. Ar-Ge, inovasyon süreçleri direkt olarak üretime yönelik yapılacak. Organize Sanayi Bölgeleri ile en üst noktada iş birliği sağlanarak ürünlerin ticarileşme süreci hızlanacak. Ve böylece çalışan başına teknoloji ihracatımızın 15 bin dolar seviyelerinden 30 bin dolarlara ulaşması için zemin oluşturulacak.”
Ankara Sanayi Odası üyelerinin faydalanacağı bir sosyal tesis yapmak için de çalışmalara başladıklarını belirten Ardıç, “İncek’te 250 dönümlük bir araziye tam donanımlı, içinde Arboretum, yani bir çeşit botanik bahçesinin de yer aldığı, odamızın ve üyelerimizin prestijine yakışır bir sosyal tesis kuracağız” dedi.
