1 Ocak 2025 tarihi itibarıyla net 22 bin 104 TL olarak belirlenen asgari ücretin, işverene aylık maliyeti ise 30 bin 556 TL oldu
Milyonlarca çalışanın merakla beklediği yeni asgari ücretin belirlenmesine yönelik süreç sona erdi. İşçi, işveren ve hükümet temsilcilerinden oluşan Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun dördüncü toplantısı geçtiğimiz salı akşamı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan’ın başkanlığında gerçekleştirildi. Bakan Işıkhan, toplantıda 2025 için geçerli olacak asgari ücreti açıkladı. Buna göre, yeni yılda brüt 26 bin 5 TL 50 kuruş, net 22 bin 104 TL 67 kuruş olarak belirlenen asgari ücretin işverene aylık maliyeti 30 bin 556 TL 46 kuruş oldu. Böylece net asgari ücret önceki yıla göre yüzde 30 oranında artış gösterdi.
Bu gelişme çerçevesinde asgari ücretle çalışanın işverene maliyeti teşvikli olduğu takdirde 7 bin 740,90 TL, teşviksiz olması durumunda ise 8 bin 70,30 TL artmış olacak. Teşviki yüzde 5 olarak devlet bütçeden karşılıyor. Teşvikten yararlanabilmek için SGK ile ilgili ödemelerin aksatmadan yapılıyor olması gerekiyor. 2024 sonunda asgari ücretle çalışanın işverene maliyeti teşviksiz olarak 24 bin 503,06 TL iken, 2025 yılı için bu rakam 31 bin 855,77 TL’ye yükselmiş bulunuyor.
1 Ocak itibarıyla birçok kalemde değişiklik yaşanacak
Bakan Işıkhan’ın paylaştığı detaylara göre, brüt 26 bin 5 TL 50 kuruş olan asgari ücretin, 22 bin 104 TL 67 kuruşunu net asgari ücret, 3 bin 640 TL 77 kuruşunu SGK primi ve 260 TL 6 kuruşunu işsizlik sigortası primi oluşturdu. Brüt 26 bin 5 TL 50 kuruş olan asgari ücrete, 4 bin 30 TL 85 kuruş SGK primi (işveren payı) ile 520 TL 11 kuruş işveren işsizlik sigorta primi kalemleri de eklenince yeni asgari ücretin bir işçi için işverene aylık maliyeti 30 bin 556 TL 46 kuruş oldu. Yeni asgari ücret rakamıyla, devletin her bir asgari ücretli için işverenlere verdiği asgari ücret desteği de 700 TL’den bin TL’ye çıkarıldı. Öte yandan, yeni asgari ücretle işsizlik ödeneğinden Genel Sağlık Sigortası (GSS) primine, kıdem tazminatından staj ücretine kadar birçok kalemde 1 Ocak 2025 itibarıyla değişiklik yaşanacak.
TÜRK-İŞ toplantıya katılmadı
Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun ilk üç toplantısında işçi heyetini temsil eden Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (TÜRK-İŞ) ise yapılan son toplantıya katılmadı. TÜRK-İŞ’ten yapılan açıklamada, “Kabul etmek mümkün değil, 1 yıllık olarak belirlendi. 6 aylık olsa bile kabul edilemez. Asgari ücret teklifi konusunda bir bilgilendirme yapılmadan düzenlenen toplantıya katılmama kararı aldık” ifadeleri kullanıldı. TÜRK-İŞ tarafından Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun 3. toplantısından sonra yapılan açıklamada, asgari ücretin yüzde 45 oranında enflasyon zammı ve yüzde 20 refah payı ile 29 bin 583 TL olması talep edilmişti.
“Hastanın ateşini boğazını sıkarak düşürmek yanlış”
Dezenflasyonun halkın alım gücünü düşürerek değil, harcamak yerine tasarrufa yönlendirmekle olabileceğini ifade eden Prof. Dr. Emre Alkin, “Bunun için güven oluşturmak gerekir. Vatandaş gelecekte daha yüksek fiyatla karşılaşmayacağına inanacak ki satın almaktan vazgeçsin. Hastanın ateşini boğazını sıkarak düşürmek yanlış” dedi.
“Asgari ücretle çalışan oranının %5’i geçmemesi gerekir”
Prof. Dr. Yaşar Uysal, asgari ücretli çalışan oranının yüksekliğine işaret ederek şunları söyledi: “Asgari ücretin bu derece gündem olması başlı başına sorun. Zira asgari ücretle çalışan oranının yüzde 5’i geçmemesi gerekir. Konuşulması gereken neden çalışanların yüzde 60’a yakınının asgari ücretle çalıştığı ve sendikaların içler acısı hali…”
“Başarısızlığın bedeli emeğiyle geçinenlere ödetildi”
Prof. Dr. Ceyhun Elgin, “Asgari ücrete yüzde 30 zam, yüzde 45 enflasyon karşısında çalışanların alım gücünü artırmaz, aksine daha da geriletir. Bu tablo, ekonomi yönetiminin enflasyonla mücadelede başarısız olduğunu ve başarısızlığın bedelini emeğiyle geçinenlere ödettiğini açıkça gösteriyor” diye konuştu.