İzmir Ticaret Borsası, zeytinyağı üretiminde kalite bilincini artırmak ve sektörde duyusal analiz farkındalığını geliştirmek amacıyla yürüttüğü Zeytinyağı Tadım Paneli çalışmalarını sürdürüyor. 2015 yılından bu yana düzenlenen eğitimler kapsamında, bu yıl da basın mensuplarına özel tadım eğitim programı gerçekleştirildi. Etkinliğinde başında İzmir Ticaret Borsası Tarım İletişim Danışmanı Bilge Keykubat tarafından katılımcılara zeytinyağının tarladan sofraya uzanan hikayesi aktarıldı. Program sonunda ise katılımcılara sertifikaları takdim edildi.
Türkiye’de zeytinyağı kalitesinin duyusal açıdan değerlendirilmesi konusunda öncü bir rol üstlendiğine dikkat çeken İzmir Ticaret Borsası Genel Sekreteri Dr. Erçin Güdücü, “Ege’nin rüzgârında büyüyen her bir zeytin tanesi, aslında bu coğrafyanın tarihini, emeğini ve kültürünü içinde taşır. Bizler de böylesine kıymetli bir mirasın temsilcileri olarak, onun hakkını en doğru şekilde vermekle sorumluyuz. İzmir Ticaret Borsası olarak, zeytin ve zeytinyağının sadece tarımsal bir ürün değil, aynı zamanda bir kültür, ve yaşayış biçimi olduğuna inanıyoruz. Bu bilinçle, üretimden tüketime kadar zincirin her halkasında kaliteyi, sürdürülebilirliği ve bilinçli tüketimi destekliyoruz. Zeytinyağının yalnızca kimyasal analizlerle değil, aynı zamanda duyusal özellikleriyle değerlendirilmesi gerektiği anlayışıyla yola çıktık. Unutmayalım ki zeytinyağının rengi, kokusu, tadı; yani ‘duyusal dili’, üretimden sofraya uzanan hikâyenin en samimi anlatıcısıdır. Uluslararası Zeytin Konseyi (IOC) tarafından tanınan panelimiz, her yıl düzenli olarak testlere katılarak bu tanınırlığını yeniliyor. Bu yalnızca Borsamız için değil, ülkemiz zeytinciliği adına da büyük bir gurur kaynağı” ifadelerine yer verdi.

“Tadım eğitimimiz farkındalık yolculuğumuzda kritik bir adım”
Türkiye’nin, 200 milyonun üzerindeki zeytin ağacı varlığıyla dünyanın en önemli üreticiler arasında yer aldığını söyleyen Güdücü, “Son yıllarda hem ağaç sayımız hem de üretim miktarımız hızla artıyor. Bu potansiyeli katma değere dönüştürmek ise doğru üretim teknikleri, kalite bilinci ve bilinçli tüketici alışkanlıklarıyla mümkün. İşte tam da bu noktada sizlerin rolü çok kritik. Bugün gerçekleştireceğimiz tadım eğitimi de bu farkındalık yolculuğumuzun çok önemli bir adımı. Gazetecilerin zeytinyağına dair bu deneyimi birebir yaşaması hem haberlerinde hem de anlatılarında kaliteyi daha doğru ve etkili bir şekilde kamuoyuna aktarmalarını sağlayacak. Bizim de İzmir Ticaret Borsası olarak, amacımız hem üretimde hem tüketimde kalite bilincini yaygınlaştırmak ve İzmir’in zeytinyağı sektöründeki öncü konumunu daha da pekiştirmektir” dedi.

Zeytinyağı tadımı nasıl yapılır?
Zeytinyağı tadımı, ürünün kalitesini anlamak için yapılan duyusal bir değerlendirme anlamına geliyor. Tadım süreci, aromaların ortaya çıkması için yağın cam bardakta yaklaşık 28 dereceye kadar ısıtılmasıyla başlıyor. Ardından uzmanlar, yağı önce koklayarak taze ot, enginar, domates, badem ve meyvemsi aromaları değerlendiriyor; küf, toprak veya bayat kokular ise kusur olarak kaydediliyor. Koklama aşamasının ardından küçük bir yudum alınarak yağ ağızda dolaştırılıyor. Bu sırada hafif hava çekilerek aromaların buruna geri dönmesi sağlanıyor. Tadımcılar, yağın meyvemsi tadı, acılığı ve yakıcılığı gibi temel özelliklerini inceliyor. Kaliteli bir zeytinyağı, bu üç özelliği dengeli bir şekilde sunarken, ağızda temiz ve kadifemsi bir his bırakıyor. Tadım sırasında su veya nötr krakerle duyular tazeleniyor; böylece her yağın özellikleri doğru bir şekilde değerlendirilmiş oluyor.
