Salı, Kasım 18, 2025

Kurumların üçte biri yapay zekâ stratejisini tanımladı

Türkiye Yapay Zekâ İnisiyatifi (TRAI), “Zekanın Ötesi” temasıyla düzenlediği Türkiye Yapay Zekâ Zirvesi’nde, Türkiye’deki kurumların yapay zekâ yolculuğunu ortaya koyan Yapay Zekâ Araştırması sonuçlarını açıkladı. 126 kurumun katılımıyla gerçekleştirilen araştırma, Türkiye’de şirketlerin yapay zekâ stratejilerini, uygulama alanlarını ve karşılaştıkları zorluklara ışık tuttu. Bulgular, Türkiye’de her 6 şirketten birinin yapay zekayı aktif olarak kullandığını beş ve üzeri proje yürüten kurum oranının ise yüzde 32,8 olduğunu ortaya koydu.

Araştırmaya göre, Türkiye’deki şirketlerin yüzde 37,6’sı yapay zekayı yönetim kurulu düzeyinde onaylanmış bir stratejiyle ele alıyor. Ancak kurumların önemli bir kısmı hâlâ “hazırlık” veya “taslak” aşamasında. Raporda, yapay zekanın stratejik olarak en çok “operasyonel verimliliği artırma”, “maliyet düşürme” ve “karar destek sistemlerini güçlendirme” amacıyla konumlandırıldığı vurgulanıyor. Yapay zekayı organizasyonel yapısına entegre eden şirket sayısı artarken, dedike yapay zekâ ekibine sahip kurum oranı yüzde 15,2’ye yükseldi. Bu ekiplerin yüzde 42’si 4 ila 10 kişiden oluşuyor ve çoğu veri analitiği birimleriyle entegre biçimde çalışıyor. Bu tablo, şirketlerin yapay zekayı bireysel inisiyatiflerden çıkararak kurumsal bir uzmanlık alanı haline getirmeye başladığını gösteriyor.


Üretken yapay zekada farkındalık yükseliyor

TRAI raporu, Türkiye’de üretken yapay zekâ (GenAI) alanında önemli bir hareketlilik yaşandığını ortaya koyuyor. Şirketlerin büyük bölümü, içerik üretimi, kurumsal eğitim, müşteri iletişimi, kodlama ve raporlama gibi alanlarda üretken yapay zekayı test ediyor. Kurumların yüzde 80’i OpenAI, yüzde 44’ü Microsoft Copilot, yüzde 42’si ise Google Gemini modellerini tercih ediyor. Bununla birlikte, Anthropic Claude, Meta Llama ve Mistral gibi alternatif modellerin de giderek yaygınlaştığı görülüyor. Bu tablo, Türkiye’de kurumların artık “tek kaynaklı” model anlayışından uzaklaştığını, farklı modellerle hibrit yaklaşımlara yöneldiğini gösteriyor.

Rapora göre, üretken yapay zekanın en çok kullanıldığı alanlar arasında chatbotlar ve kurumsal asistanlar, copilotlar ve kodlama destekleri, içerik üretimi ve özetleme araçları, RAG tabanlı çözümler ve kurumsal bilgi yönetimi sistemleri yer alıyor.


Yapay zekâ yolculuğunda üç temel engel: yetenek, bütçe ve kültür

Araştırma, kurumların yapay zekâ dönüşümünde en çok zorlandığı üç alanı yetenek (yüzde 58), bütçe (yüzde 57) ve kurum kültürü (yüzde 55) olarak sıralıyor. Katılımcıların en çok desteğe ihtiyaç duyduğu konular ise “doğru kullanım alanlarını belirleme”, “uygulama ve geliştirme süreçlerini yönetme” ve “organizasyonel adaptasyon” oldu. Ayrıca, kurumların önemli bir bölümü hâlâ veri güvenliği, yönetişim ve etik çerçeveler konusunda gelişim ihtiyacı duyduğunu belirtti.


“Türkiye’nin potansiyeli büyük, ama vizyoner liderliğe ihtiyaç var”

Araştırma sonuçlarına ilişkin değerlendirmelerde bulunan TRAI Kurucusu Halil Aksu, şunları söyledi:
“Yapay zekâ artık yalnızca bir teknoloji değil, geleceğin dili, ekonomilerin motoru, rekabetin yeni ölçüsü. Türkiye’de kurumlar bu dönüşümün farkında; ancak strateji, yetkinlik ve kültür dönüşümü alanlarında hâlâ gelişim alanlarımız var. Bu rapor, Türkiye’nin yapay zekâ yolculuğuna ayna tutarken, aynı zamanda bir çağrı niteliğinde. Potansiyelimiz büyük ama bu potansiyeli gerçeğe dönüştürmek için vizyoner liderliğe, güçlü iş birliklerine ve kararlı adımlara ihtiyaç var.

İLGİLİ HABERLER

GÜNDEM